Günlük yaşamımızda sıkça karşılaştığımız bir konu haline geldi metabolizma hızımız. Kimi için ‘su içsem yarıyor, metabolizmam çok yavaş’ , kimi için ise ‘ne kadar çok yesem de kilo alamıyorum, metabolizmam çok hızlı’ gibi ifadeler ortaya çıkıyor söz metabolizmadan, metabolik hızdan açılınca. Peki nedir bu kavramlar? Ne işe yaramaktadırlar? Bazal metabolizma hızı yaklaşık 12 saat açlıktan sonra dinlenme halinde olan bir bireyin yaşamsal fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için gerekli olan enerji olarak tanımlanmaktadır. Metabolik hız ise, vücudun aldığı besinleri enerjiye dönüştürmesi ve bu enerjiyi harcama miktarıdır. Metabolizmanın hızlı çalışması, alınan besinlerin rahatlıkla enerjiye dönüştürülmesi ile vücut ağırlığının yani kilonun korunmasına, metabolizmanın yeterince hızlı çalışmaması ise besinlerin enerjiye dönüştürülmesindeki zorluk nedeniyle vücut ağırlığında yani kiloda artışa neden olmaktadır. Bu nedenle metabolizmanın çalışma hızı ağırlık kontrolünde son derece önemli rol oynamaktadır.
Metabolizma hızı kişiye göre değişmektedir ve yaş, cinsiyet, genetik faktörler, vücut tipi, vücut yağ ve kas yüzdeleri, hamilelik, hormonal sorunlar gibi durumlar bazal metabolizma hızını etkilemektedir:
Yaş : Çocuk ve gençlerde yüksek olan bazal metabolizma hızı, yaşın ilerlemesiyle birlikte azalmaktadır. Her 10 yıl için bazal metabolizma hızında %2’lik bir azalma meydana gelir. Büyüme ve gelişme döneminde artan enerji gereksinimiyle paralel metabolizma hızı daha yüksek seyretmektedir.
Cinsiyet : Erkeklerin kadınlara göre yağ oranı daha düşükken, kas oranının daha yüksek olması metabolizma hızlarının daha yüksek olmasını sağlamaktadır.
Genetik : Aile öyküsünde kilo problemi olan bireylerin kilo artışlarında ve/veya kilo sorunu yaşamalarında genetik faktörler devreye girebilmekte ve olası düşük metabolizma hızı kaynaklı olduğu düşünülmektedir.
Vücut Tipi : İnce yapılı, uzun bireyler yüzey alanlarının fazla olması nedeniyle daha fazla ısı kaybederler. Bu ısı kaybını yerine koymak yani normal vücut ısısına ulaşmak için daha fazla kalori harcarlar. Bu durum da kilolu ve/veya kısa bireylere göre bazal metabolizma hızlarının daha yüksek olması ile sonuçlanmaktadır.
Fiziksel Aktivite : Düzenli yapılan egzersizler günlük enerji alımını azaltarak metabolik hızınızın yükselmesine yardımcı olmaktadır. Yapılan çalışmalarda düzenli periyotlarda spor yapan bireylerle daha hareketsiz bir yaşam tarzı olan bireylerin bazal metabolizma hızları arasında önemli oranda fark tespit edilmiştir.
Gebelik : Özellikle gebeliğin son üç ayında, bebeğin dokularındaki hızlı büyümeye bağlı olarak bazal metabolizma hızında % 20’lik bir artış görülebilmektedir.
Hormonal Sorunlar : Tiroid bezi rahatsızlıkları, insülin direnci vb. durumlarda metabolizma hızı değişkenlik göstermektedir. Bu tür durumlarda mutlaka bir hekim desteği alınmalıdır.
Stres : Psikolojik duygu ve durum değişikliklerinde, aynı zamanda ilerleyen yaş ile birlikte stres faktörü artmaktadır. Stresle birlikte ise kortizol hormonu salgılanmakta ve bu durum kilo artışına neden olmaktadır.
Bilinçsiz Uygulanan / Düşük Kalorili Diyetler : Günlük alınması gereken enerjinin çok altında uygulanan düşük kalorili diyetlerle metabolizmanız vücudunuzun aldığı enerjiyi baz alarak, hızını azaltır. Çünkü; besinlerle alınan enerji düzeyi azaldığı için vücut bundan sonraki süreçte çok daha az kaloriye gereksinim duyar. Bu da tıpkı gün içinde uzun süreli açlıklarda olduğu gibi metabolizma hızını yavaşlatır.
Bunlarla başa çıkarak metabolizmayı hızlandırmak için atılacak adımlar:
Dyt. Burcu ÖZEN YEŞİL
Günlük yaşamımızda sıkça karşılaştığımız bir konu haline geldi metabolizma...
Pts | Sal | Çar | Per | Cum | Cts | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
« Ağu | ||||||
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | ||
6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 |
13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 |
20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 |
27 | 28 | 29 | 30 | 31 |